Yapmamız
gereken o kadar çok şey olmasına rağmen
, boş boş oturmaktan ne anlarız bilmem. Bunun adı düpedüz tembellik,
miskinliktir. Bir şey başarmak, bir yere varmak için bir şeylerden vazgeçmemiz
gerektiği oldukça bariz ve yapılması gerekendir. Ancak bir çoğumuzun yaptığı
ise sadece beklemektir, sadece beklemek. Çok azımız gerekeni feda etmeye
isteklidir ve bunu başarır. Herkes bir şeylerin feda edilmesi gerektiğini
bilir. Bunun adı kimisine göre zamandır, kimisine göre başka ama sonunda
yapılması gereken bellidir.
“Hiçbir başarıya çiçekli
yollardan gidilmez.”
Açıktır ki bu
dünyada “armut piş, ağzıma düş” felsefesi ile yaşamak ahmakçadır. İstiyorsak
gidip almalıyız. İşte bu kadar basit aslında ve bir o kadar zor. Günde saatlerce
çalışanlar, hiç bıkmadan bu uzun ve hedefe yönelik alıştırmalarına devam
ederler. Onlar zamanlarını, arkadaşlarını, eğlenceyi ve hatta belki de
ailelerini bile ihmal ederek bu fedakârlığı gösterirler ve sonunda
hedefledikleri noktaya varırlar.
En basit olaydan, en
karmaşık ve imkansızına kadar hepsi için
gerekeni vermeliyiz ki istediğimizi alalım. Bu fedakârlığın en güzel
örneği anneliktir.
“Emeksiz, yemek olmaz.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder