10 Haziran 2019 Pazartesi

Bilgi Üzerine


Bilgi Üzerine
                Belgesel izlemek, keyif aldığım aktivitelerden biri. Evrene, dünyaya ve insana dair o kadar inanılmaz olaylar yaşanıyor ki, bunları izledikçe hayret etmekten kendimi alamıyorum. Aslına bakarsanız, keyif almanın yanı sıra beni asıl heyecanlandıran şeyin yeni şeyler öğrenmek olduğunu keşfettim. Öğrenme merakı ve öğrenmenin verdiği haz. İşte insanoğlunu bugüne getiren ve hep ileriye götüren yegane arayış. Tüm hayatımızı şekillendiren bu öğrenme olgusu, aslında bebeklikten başlayarak ölünceye kadar devam edebilir.En azından ben, etmeli diye düşünenlerdenim. Yoksa sonuç Henry Ford’un dediği gibi olacaktır.

                “İnsan, öğrenmeyi bıraktığı gün yaşlanır.”(Henry Ford)

Hatta bizim her an aklımızda olması gereken Hz.Muhammed’in şu hadisi durumu daha iyi açıklıyor.”İki günü bir olan zarardadır.” Her günümüzü öylesine yaşamalıyız ki , bir önceki güne kıyasla her anlamda daha iyiye gitmiş olalım.Eğer yerimizde sayıyorsak, aslında geriliyoruz demektir.Aynı konuya Montaigne Denemeler adlı eserinde şöyle değiniyor:  Eğitimin bilgi olarak alınması yetmez.İnsanı daha iyiye doğru değiştirmesi gerekir.”Ama değiştiriyor mu? Bu kendimize sormamız gereken soru. İleriye mi yoksa geriye mi gidiyoruz? Her gün yeni şeyler öğrenmek için yeterince çabalıyor muyuz? Bu öğrendiklerimizi nasıl kullanıyoruz?  Bilmek, en ağır yüküdür insanın. Bildiklerini iyiye kullanırsan ve paylaşırsan ancak hafifler yükün. Yoksa sadece bilmek, kişinin kendisine ve çevresine fayda sağlamadığı sürece bilmemekle birdir.Bilgi, ancak paylaşırsan çoğalır. Bir mum, diğer bir mumu yakmakla ışığından bir şey kaybetmez.
Bu sebeple amaç, öğrenmek olmalı , öğrendiğini uygulamak olmalı ve öğrendiğini paylaşmak olmalı. Niyet ise bilmediğini bilmek için yolculuğa çıkmaya gönüllü olmak olmalı.

Seyfi Şerifoğlu 
    10.06.2019

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder