19 Ekim 2015 Pazartesi

Gözlemler 7: Vefa ve Anne

İki yatak. Aynı hastane odasının iki köşesi. Birinde belki yaşı seksene varmış, ayakta zor duran, bir gözü ameliyatlı olduğu için görmeyen, zorla konuşan, hasta bir dede yatıyor. Bakanın içini acıtan cinsten bir durumu var. Diğer yatakta ise trafik kazası geçirmiş tahmini elli yaşlarında bir adam. Bunları neden mi anlatıyorum? Söyleyeyim hemen. Buraya iki gün önce bizim bölükten bir askere refakatçi olarak geldim. Geldiğim vakit akşam saatleriydi. Yaşlı Nazım Dede’nin büyük oğlu geldi. Dikkat ettiğim kadarıyla çok kalmadı.Kaldığı süre boyunca da burada yatmasının babasının suçu olduğunu, kendi başına iş açtığını vb. şekilde bana göre azar sayılabilecek cümlelerle babasının resmen azarlıyordu. İki gündür de ne uğrayan oldu yanına, ne de soran oldu. Ne vefasız evlatlar diye düşünmeden edemedim. Babası onlara gçre ne kadar kötü olursa olsun, o yaştaki bir insanı yalnız bırakmak, yardıma muhtaçken yanında olmamak, bir evlat olarak ne büyük vefasızlık.

                Öte tarafta yatan hasta ise Ali isimli bir abi. Yanına annesi ve kızı gelip gidiyor. Alkollü olarak kaza yapmış. Bir çok ameliyat geçirmiş. Kırıkları vs. var. Annesi o yaşına rağmen sanki bir bebekle ilgilenircesine şefkatle ilgileniyor o adamla. Bir ara eve gitti, kızı kaldı adamın yanında. Akşam geldiğinde söylediği şu oldu :Uyumaya çalıştım ama gözüme uyku girmedi. Aklım buradaydı. Öyle yüce bir sevgi ve merhamet annedeki.  Allah’ın mucizesi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder